İngilizcesi “The Internet of Things (IoT)” olan kavram Türkçemize kelime kelime “şeylerin interneti” şeklinde çevrilse de, “nesnelerin interneti” şeklinde kullanımı bence daha doğru. Peki Nesnelerin İnterneti Nedir?
Nesnelerin İnterneti Nedir?
Kısaca tanımlarsak, nesnelerin interneti, internete bağlanabilen ve ayırdedilebilen gömülü sistemlerin oluşturduğu bağlantılar anlamına geliyor. Nesnelerin interneti cihazları, sistemleri ve servisleri birbirine bağlayarak işlerin otomatikleşmesine ve akıllı ağlara olanak sağlıyor.
“Nesne” ya da “şey”, çok geniş bir cihaz portföyü anlamına geliyor. Bunların içinde kalp izleme cihazları, çiftlik hayvanları üzerindeki çipler, araba bilgisayarları, ev aletleri, akıllı termostatlar, izleme sistemleri, yangın erken uyarı sistemleri gibi aklınıza gelecek veya gelmeyecek yüzlerce değişik cihaz bulunuyor. Bu arada, akıllı telefonlarımız da bu “nesne”lerden sayılabilir. Bilgimiz dahilinde ya da bilgimiz dışında sürekli birtakım sitelere veri yolluyoruz. (Konum bilgisi, veri kullanım bilgisi, trafik bilgisi ve diğer pekçok veri)
Tahminlere göre 2020 yılında 26 milyar “nesne” internete bağlı olacak ve bunlara kablosuz bağlanan uzantılarını da sayarsanız bu sayı 50 milyarı geçecek. 2025 yılı itibarı ile bu tür sistemlerin hem çok yaygın, hem de çok yararlı olacağı öngörülüyor.
Tüm bu cihazlar kendilerine bir IP adresi almak zorundalar. IPv4 ile kullanılabilir 4.3 milyar adres zaten yetersizdi bildiğiniz gibi. Nesnelerin interneti de IPv6’nın adreslerini kullanmak zorunda. Bu yüzden IPv6’nın tüm dünyada kullanımının hızlı bir şekilde oturtulması gerekiyor.
Kullanım alanları çeşitlendikçe ve çoğaldıkça nesnelerin interneti gittikçe daha yüksek miktarda veri de üretmeye başlayacak. Bu da yine internet altyapısında daha fazla ilerleme gerektiğinin göstergelerinden bir diğeri.
Nesnelerin Interneti’nin uygulamaları
Nesnelerin interneti pek çok alanda kendisine uygulama olanağı buluyor. Aşağıda bahsedeceğim uygulamalar dışında da pekçok değişik uygulama olacaktır. Ben en çok kullanılan ve ilgi çekenleri toparlamaya çalıştım.
Çevre izleme
Çevre koşullarını izleme sensörler yolu ile yapılabilir. Sensörler ile su kirliliği, atmosferik olaylar, vahşi yaşam ve yaşam koşulları gibi faktörler incelenerek veri merkezlerine iletilebilir. Ayrıca yine internete bağlı cihazlar sayesinde deprem ve/veya tsunami erken uyarısı da yapılabilir.
Altyapı izleme
Köprüler, demiryolu rayları, rüzgar santralleri sürekli izlenerek, işletmeleri ile ilgili sorunlar ya da tehlikeli durumlar belirlenebilir. Açılır-kapanır köprüler kumanda edilebilir (örneğin gemi yaklaştığında açılması gibi). Bu tür tesislerin sürekli bu şekilde izlenmesi, bakım maliyetlerini düşürecek ve servis kalitelerini arttıracaktır.
Endüstriyel uygulamalar
Üretim tesislerinin ve üretim döngülerinin kontrolü, bu sistemler ile çok daha iyi yapılabilir. Akıllı üretim sayesinde yeni ürün üretme süreci hızlandırılabilir, talebe göre üretim hızı değiştirilebilir, tedarik zinciri otomasyonu yapılabilir. Ulusal elektrik ağı ile bağlantı kurulup, üretimin enerjinin daha az talep gördüğü ya da daha ucuz olduğu saatlere kaydırılması sağlanabilir. Ayrıca fabrikaların güvenliği ve iş güvenliği için de faydalar getireceği şüphesiz.
Enerji yönetimi
Enerji tüketen ve yöneten tüm cihazlar (anahtarlar, prizler, ampüller, televizyonlar ve diğer aklınıza gelenler) internete bağlanabilecek ve elektrik üretici firmaların sistemine bağlanarak güç üretiminin verimli bir şekilde optimizasyonuna katkıda bulunacaklar. Bu cihazların internete bağlı olması, aynı zamanda uzaktan da kumanda edilebilmelerine olanak sağlayacak. Evinizden uzaktayken internet üzerinden ısıtma/soğutma sisteminizi, fırınınızı ya da evin ışıklarını açıp kapayabilmek gibi olanaklarınız olacak. Internet üzerinden priz vb. kontrol edebilen sistemler zaten satışta. (Örnek : Belkin Wemo)
Enerji üreten şirketler de, son kullanıcıdan gelen tüketim istatistiklerini toplayarak şebekelerini optimize edebilecek ve altyapının yetersiz olduğu alanları daha kolay tespit edebilecekler.
Medikal Servisler
Nesnelerin internetinin en önemli kullanım alanları, uzaktan izleme ve acil durum bildirme sistemleri olacak. Uzaktan izleme uygulamalarının çok fazla çeşidi var. Tansiyon, şeker, kalp ritmi izlemekten tutun, kalp pillerinin ya da gelişmiş işitme cihazlarının izlenmesine kadar onlarca uygulama mevcut. Yaşam alanlarına konan sensörler ile genel sağlık durumu da (özellikle yaşlılar için) izlenebiliyor. Internete bağlı tartılar, internete bağlı kalp monitörleri de akla gelen diğer seçenekler.
Ev ve bina otomasyonu
Binalardaki mekanik, elektrikli ya da elektronik sistemleri izlemek ve kontrol etmek için de nesnelerin interneti kullanılabiliyor. Bina otomasyonları daha yaygın olsa da, ileride ev otomasyonuna da sıra gelecek. Ev otomasyonunda aydınlatma, ısıtma, soğutma, iletişim, eğlence ve güvenlik sistemlerini kontrol etmek mümkün.
Taşımacılık
Hem yolcu hem de yük taşımacılığı için nesnelerin interneti kolaylıklar getiriyor. Araçlar ile iletişim, akıllı trafik düzenlemeleri, akıllı otopark sistemleri, elektronik gişeler (OGS, HGS gibi), lojistik ve araç filosu yönetimi, yol yardımı gibi, bir kısmını zaten kullandığımız, bir kısmını ise gelecekte daha yoğun kullanmaya başlayacağımız pekçok teknoloji var.
Eleştiri ve karşı görüşler
Nesnelerin interneti hayatımızı kolaylaştıracak olmasına rağmen, bazı eleştiri ve kuşkular da sürekli dillendiriliyor. Bunları da şu maddeler ile özetleyebilirim;
Özel hayatın gizliliği
Aslında kullandığımız akıllı telefonlar ile hepimiz gönüllü olarak pekçok bilgiyi bütün dünya ile paylaşmakta sakınca görmüyoruz. Diğer cihazların topladığı veriler ile de birleşince, hemen herkes hakkında çok fazla miktarda veri internetin biryerlerinde ulaşılmayı bekliyor olacak. Kötü niyetli bireylerin dışında, bu verileri kullanmak isteyecek firmalar, bankalar, teröristler ya da baskıcı hükümetler her zaman olacaktır. Hayatımızın gidgide daha fazla şeffaflaşması pekçok kişinin hiç de hoşuna gitmeyecek.
Güvenlik
Internet nesneleri yayıldıkça, siber ataklar da şekil değiştirebilir. Örneğin şu anda bilgisayarlarda başımızın belası olan virüsler ve diğer zararlı yazılımlar fiziksel bir sorun çıkarmıyorlar. Ama internete bağlı nesneler çoğaldıkça ve çeşitlendikçe fiziksel hasar verebilen siber ataklar da geliştirilebilecektir. Mesela geçenlerde lüks bir arabanın kontrol bilgisayarına girerek aracı sürücüsüz olarak hareket ettirip, diğer tüm fonksiyonlarını da eksiksiz çalıştırabilen birkaç “hacker”ın videosunu seyrettim.
Kötü niyetli kişiler arabanızın frenlerini kilitleyebilir, mutfak eşyalarınızı zamansız çalıştırabilir, ısıtma/soğutma sisteminizi yanlış çalıştırabilir, televizyonunuzda kamera varsa izinsiz olarak sizi gözetleyebilir. Şu anda çoğu arabanın kontrol bilgisayarı ya da evlerdeki cihazlar internete bağlı değil, ama internete bağlantı sayısı arttıkça, bu tehlike de katlanarak büyüyecek.
Eleştirenler, nesnelerin internetinin kullanımının çok hızlı olarak artmasına rağmen, güvenlik önlemlerinin yeteri kadar hızlı ve etkili geliştirilmediğini iddia ediyorlar.
Çevre ile ilgili endişeler
Elektronik ürünlerin geri dönüştürülmesi, başlı başına bir sorun teşkil ediyor. Modern elektronik cihazlardaki yarıiletkenler, ağır metaller, zehirli kimyasallar bu cihazların tam verimli olarak geri kazanımını çok zorlaştırıyor. Bunun yanında bir de normal çöpe atılarak dönüştürülemeyen çok miktarda cihaz var.
Nesnelerin internetinin her yere girmesi ile daha da çok elektronik atık oluşmasına kesin gözüyle bakılıyor. Bunun nedeni hem elektroniğin her yere girmesi, hem de eski sistemlere göre daha sık yenilenmeye ihtiyaç duyacak olması. Şöyle bir örnek verebilirim; klasik yöntemlerle yapılmış bir evin 20 anahtarı ve 20 prizi olduğunu farzedin. Böyle bir ev, başka koşullar ile yıkılmadıkça bu elektriksel parçalar 40-50 yıl sorunsuz hizmet verebilir, belki 1-2 tanesi değiştirilir. Aynı sayıda anahtar ve prizi olan akıllı bir evde ise, teknoloji ilerledikçe her 5-10 yılda bir bu parçaların değişeceği öngörülüyor. Sırf bu örnekte bile 5 kat fazla elektronik atık karşımıza çıkıyor.
Başka bir yönden bakılırsa, modern elektronik cihazların büyük çoğunluğunun enerji tasarruflu olduğunu da unutmamak gerekiyor. Geleneksel cihazlara göre enerjiyi, dolayısı ile enerji kaynaklarını daha verimli kullanacaklardır.
İstesek de, istemesek de, nesnelerin interneti her geçen gün hayatımızın daha da fazla içine girecek gibi duruyor. Şöyle bir saydım da, evde internete bağlı cihazlarımın sayısı çoktan iki haneli sayılara ulaşmış :)