Fotoğraflar yalan söylemez derler. Artık fotoğraf işleme uygulama ve programlarıyla bu tezi savunmak oldukça güç. Ancak tarihte çekilmiş öyle fotoğraflar var ki; Photoshop ve türevlerinin daha hayal bile edilmediği tarihlerden bugüne, hala gizemlerini koruyorlar. İşte Hala Sırrı Çözülememiş 7 Esrarengiz Olay!
Her ne kadar bu fotoğraflara ve resmin çekildiği andaki olaylara açıklamalar getirilmeye çalışılmış olunsa da, siz yine de bir bakıp kendiniz bazı tezler ortaya atabilirsiniz.
Hala Sırrı Çözülememiş 7 Esrarengiz Olay
1- Babushka Kadın
Kennedy Suikastı’nın en yakın görgü tanıklarından biri başka açılardan çekilen fotoğraflarla belirlenmişti. Herkes silah sesiyle irkildiği anda, bir kadın son derece sakin hareketlerle suikastın fotoğraflarını çekiyor, o karmaşada en ufak bir panik yaşamadan öylece ortalıkta duruyordu.
Kadın, suikast anını görüntüleyen pek çok kamerada tespit edilmiş, polis ve FBI peşine düşmüştü. Ancak ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın kadının izi bulunamadı. Kadına Babuşka Lady kod adı verildi.
Olaydan 6-7 sene sonra adı Beverly Oliver olan bir kadın Babushka Lady olduğunu iddia ederek polise teslim oldu. Ancak olay anında elinde tuttuğu kamerandan hiçbir görüntüyü kanıt olarak sunamadı. Resimlerin çalındığını ya da FBI tarafından alındığını iddia edip durdu.
2- Hessdalen Işıkları
Norveçte Hessdalen vadisinde olan olağanüstü ışık oyunları dünyada bu lokasyondan başka hiçbir yerde görülmedi. Bu ışıklar 1940’lı yıllardan beri vadide izlenebiliyor.
Yüzlerce kere fotoğrafı çekilen bu ışıklı oluşumun ne olduğu hakkına hala bir açıklama yapılmış değil.
3- Hook Adası Deniz Canavarı
1964 yılında Le Serrec ailesi tarafından fotoğraflanan yaratığın 18 metreden büyük olduğu iddia edilmişti. Le Serrec’ler ölmüş bir deniz yılanı cesediyle karşılaştıklarını sanarak fotoğraf çekmeye başlamışlardı, ancak yaratık birden bire hiç diş bulunmayan ağzını açarak onlardan hızla uzaklaşmıştı.
Şe Serrec’lerin tarif ettiği boyda ve tipte bir hayvana bir daha hiç rastlanmadı, yerel halk bir çöp yığınına rastlamış olabileceklerini iddia etse de, yaratığın uydurma mı yoksa gerçek mi olduğu hala tartışılır.
4- Solway Firth Uzay Adamı
1964 yılında kızlarının fotoğraflarını çeken Templeton ailesi, fotoğrafları banyoya verdikten sonra çok şaşırtıcı bir şeyle karşılaştılar. Fotoğraflarda kızlarının hemen arkasında bir astronot duruyordu.
Fotoğraf çekilirken hiçbir şekilde böyle bir nesnenin görüntüye girmediğine yemin eden Templeton’lar 2011 yılında resmi Kodak Laboratuvarlarına yolladılar. Kodak hiçbir şekilde resimde bir oynama olmadığını tescilledi. Fotoğrafçılar ve bilim insanları hala bu fotoğrafta ne olup bittiğini anlayabilmiş değil.
5- Cooper Aile Saadeti
Belki de hayatınızda göreceğiniz en tüyler ürpertici fotoğraflardan biri Texas Cooper ailesinin aile portresidir. Ailenin kim olduğu bilinse de, fotoğrafta sol tarafta tavandan sarkan vücudun ne olduğu, ya da kim olduğu bilinmiyor.
Fotoğrafçılar bu bedenin çift pozlama hatasından kaynaklanabileceğini söylese de, o şekilde kimin neden poz vermiş olabileceği de sıkıntılı bir soru.
6- Apollo 17: Coğrafik Bir sorun Var Houston
NASA arşivlerinde, dosya numarası AS17 – 135 -20680 olan bir fotoğraf var. Bu fotoğraf Apollo 17 görevi sırasında kataloğa giren resimlerden biri. Resim tamamen boş olarak kayıt altına alınmış olsa da zaman içinde yapılan testler, ay yüzeyinde piramit benzeri bir şeklin bu fotoğrafta belli belirsiz görüntülendiğini açığa çıkardı.
Apollo 17’den sonra insanlı ay görevlerinin durdurulması bu resimle ilişkilendirilerek binlerce komplo teorisi üretilse de, hala resimde ne olduğunu net bir şekilde açıklayan olmadı.
7- Elise Lam’ın Esrarengiz Kayboluşu
Elisa Lam isimli Kanada’da okuyan 21 yaşındaki Asyalı öğrencinin ölümü 2013 yılında uzun süre medyayı meşgul etti. Lam ölümünden kısa bir süre önce bir asansörün güvenlik kameralarına takılmıştı. Ancak Lam’in asansörün içindeki davranışları çok tuhaftı.
Lam bu asansör görüntüsünün ardından kayboldu ve aylarca kendisinden haber alınamadı. Daha sonra genç öğrencinin çıplak cesedi bir evin çatısında bulunan su depolarının birinden çıkarıldı.
Bipolar kişilik bozukluğu yaşana Lam’in asansördeki davranışlarına bir anlam verilemedi ve yapılan otopsi sonucu sisteminde her hangi bir toksin ya da uyuşturucu izine rastlanmadı. Lam’in ölümünün bir cinayet mi, yoksa bir intihar mı olduğu hala aydınlanmış değil.